Almanya Çevre Dairesi (Umweltbundesamt – UBA), güneş ışınlarını teknik yollarla azaltmayı hedefleyen Solar Radiation Modification (SRM) yöntemlerine dair kapsamlı bir değerlendirme yayımladı. Kurum, SRM’nin iklim krizine çözüm olamayacağını, aksine küresel düzeyde öngörülemeyen riskler barındırdığını vurguluyor.
UBA Başkanı Dirk Messner, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Güneş ışınlarını teknik yollarla değiştirmek, insan kaynaklı iklim değişikliğiyle mücadelede bir çözüm değildir. Bu tür büyük ölçekli teknolojik müdahaleler, barışımızı, güvenliğimizi ve toplumların istikrarını tehdit edebilir.”
Messner ayrıca, SRM’nin ne bir acil durum planı, ne bir geçici çözüm, ne de sera gazı emisyonlarını azaltmaktan kaçınmak için bir bahane olamayacağını belirtti.
SRM Nedir ve Hangi Yöntemleri Kapsar?
SRM, güneş ışınlarının Dünya yüzeyine ulaşmadan önce yansıtılması ya da azaltılması fikrine dayanır. UBA’nın değerlendirdiği ve en çok tartışılan beş SRM yöntemi şunlardır:
- Stratosferik Aerosoller: Yaklaşık 20 km yüksekliğe küçük parçacıklar salınarak güneş ışınlarının bir kısmının uzaya geri yansıtılması.
- Bulut Aydınlatması: Okyanus üzerindeki bulutların deniz suyu bazlı tuz parçacıklarıyla „beyazlatılarak“ daha fazla ışığı yansıtması.
- Uzay Tabanlı Gölgeleme: Dünya ile Güneş arasına dev aynalar veya güneş yelkenleri yerleştirerek ışınımı azaltmak.
- Sirrus Bulutlarının Seyreltilmesi: Yüksek irtifadaki sirrus bulutlarının kimyasal müdahaleyle seyreltilmesi ve ısıyı uzaya daha fazla yansıtması.
- Yüzey Aydınlatması: Yeryüzündeki alanların (örneğin tarım arazileri, çöller, şehirler) yansıtıcılığının artırılması (örneğin beyaza boyanması).
SRM’nin Potansiyel Tehlikeleri
UBA’ya göre SRM tekniklerinin tamamı, iklim sistemine kapsamlı ve öngörülemez müdahaleler anlamına geliyor. Öne çıkan riskler:
- Küresel yağış düzenlerinin bozulması (örneğin muson bölgelerinde su kıtlığı),
- Bölgesel iklim dengesizlikleri: bazı yerlerde aşırı soğuma, bazılarında ısınmanın devam etmesi,
- Kara ve deniz ekosistemlerinin zarar görmesi,
- Emisyon azaltma çalışmalarının sekteye uğraması,
- Jeopolitik gerginliklerin tırmanması.
UBA, bu tür müdahalelerin teknik olarak henüz yeterince araştırılmadığını ve uygulanmasının çok yüksek risk içerdiğini belirtiyor. Başkan Messner şöyle ekliyor:
“Gerçek iklim koruma, sera gazı emisyonlarını azaltmaktan geçer. Bu hem teknik hem sosyal açıdan uygulanabilir, hem de toplum tarafından istenmektedir. SRM ise iklim koruması değildir.”
Detaylı Bilgi ve Broşür
UBA’nın yayımladığı 64 sayfalık uzmanlık broşürü olan
“Solar Radiation Modification (SRM): Wirkweise, Risiken und Governance”,
SRM yöntemlerinin bilimsel temellerini, potansiyel tehlikeleri ve uluslararası düzeyde düzenleme ihtiyaçlarını kapsamlı şekilde ele alıyor.
Quelle: almir1968 / Thinkstock